’Mevlana Ä°nanç Turizmi’nin önemli merkezlerinden olan eski Selçuklu baÅŸkenti Konya, bölgesindeki doÄŸal güzellikleri ve tarihi mekanlarıyla ilgi topluyor. Konya’da, Anadolu Selçuklu devletine baÅŸkentlik yapması nedeniyle çok sayıda Ä°slam eseri bulunuyor. Selçuklu’dan kalma han, kervansaray,cami, medrese ve kümbetlerle yaÅŸayan bir tarihin sahibi olan kent, bugün de dünyaca ünlü düÅŸünce adamı Mevlana’nın “kim olursan ol gel”çaÄŸrısına cevap verenlerin uÄŸrak yeri...

 

Mevlana’nın türbesinin bulunduÄŸu Mevlana Müzesi Konya’ya gidenlerin ilk uÄŸaraması gereken adreslerden birisi. Müzeye, Ä°stanbul, Ankara, Ä°zmir, Bursa, Antalya gibi büyük illerinyanı sıra çok sayıda ilden düzenlenen özel turlarla gelinebiliyor. Mevlana müzesi her yıl yerli ve yabancı yüz binlerce turist tarafından ziyaret edilirken, 10-17 Aralık tarihleri arasındaki Mevlana Haftası’nda gerçekleÅŸtirilen “Vuslat Törenleri” büyük ilgi görüyor. 

 

Mevlana Müzesi

Tefekkür ve tasavvuf tarihinin ünlü siması Mevlana Celaleddin Rumi’nin (D. 30.09.1207, Ö. 17.12.1273, Konya) babası Sultanu’l Ulema Bahauddin Veled, 1231 yılında vefat eder. Vasiyetine uyularak saÄŸlığında sık sık gezintiye geldiÄŸi, sur önündeki “Gül Bahçesi” ne gömülür. Daha ilk günden itibaren ziyaret edilmeye baÅŸlanılan bu mütevazi kabir, bu günkü muazzam Mevlana Ma’muresi’nin ilk yapısını teÅŸkil eder. Ünlü vezir Muinüddin Pervane baÅŸkanlığındaki bir heyet, Mevlana’ya gelerek, kabrin üzerine, babasına yaraşır bir türbe yapmak için baÅŸvuruda bulunur. Ama Mevlana “Madem ki senin yapacağın kubbe, feleklerin kubbesinden daha güzel olmayacaktır; o halde bırak da onun mezarı, bu gökkubbesi ile kalsın; bundan vazgeç.” diyerek taraftar olmamıştır.Mevlana, 17 Aralık 1273 tarihinde vefat edince, babasının baÅŸucuna hazırlanan kabre defnedilmiÅŸtir. Vezir Muinüddin Pervane, eÅŸi Gürci Hatun, Alameddin Kayseri, Bedreddin Tebrizi gibi tanınmış kiÅŸilerden oluÅŸan bir heyet bu defa Mevlana’nın oÄŸlu Sultan Veled’e baÅŸvurarak Mevlana’nın üzerine ona layık bir türbe yapmak istediklerini belirtirler. Sultan Veled, sukut eder. Onun bu tutumunu, “sukut ikrardan gelir” ÅŸeklinde yorumlayarak güzel bir türbe inÅŸa ederler. Bu, eyvan tarzında tipik bir Selçuklu türbesidir, üzeri yıldız tonozla örtülüdür. DoÄŸu, batı ve güneyi kapalı, kuzeyi açıktır. Cesedi, mahzendedir. Onu, üst kattaki sanduka sembolize eder. Üzerine, Selçuklu ahÅŸap sanatının muhteÅŸem örneklerinden olan görkemli bir sanduka yerleÅŸtirilir. Onun bu sandukası günümüzde babasının üzerindedir. Mahzenin gövde ayaklarının, kemerlerin, yıldız tonozlu örtünün ve bunu örten içte kalmış olduÄŸu kubbenin ilk yapıdan kalmış, diÄŸer kısımlarının mimari ve tezyini büyük deÄŸiÅŸiklikler gördüÄŸünü bildiÄŸimiz türbe, 25 m yükseklikte. Sikkeli, hilalli, külah alemi, 2.72 m boyunda olup, altınsuyu ile kaplıdır.

 

Ören Yerleri

Ören yerleri açısından da zengin olan Konya’da Çumra Ä°lçesi yakınlarındaki Çatalhöyük 9 bin yıllık geçmiÅŸi ile ön plana çıkıyor. Dünyanın en eski yerleÅŸim birimleri arasında gösterilen Çatalhöyük, ilk ev mimarisi ve ilk kutsal yapılara ait özgün buluntular ile yazının bulunmasından önceki insanlık tarihine ışık tutan merkezlerin başında geliyor. 

 

Merkez Selçuklu Ä°lçesi’ne baÄŸlı Sille Mahallesi’nde yer alan, 327 yılında Bizans Ä°mparatoru Constantin’in annesi Helena’nın, Hac için Kudüs’e giderken Konya’ya uÄŸradığı dönemde yaptırdığı Sille Aya-Elena Kilisesi, Konya’nın BeyÅŸehir Ä°lçesi’nde bulunan Hititler’den kalma Eflatunpınar Havuzu ile Hitit Anıtı da Konya’nın gezilebilecek önemli ören yerleri arasında yer alıyor. 

 

Meke Gölü

Konya’nın Karapınar Ä°lçesi’nde yer alan ve “Dünyanın Nazar BoncuÄŸu” olarak nitelendirilen Meke Gölü de Konya ziyaretçilerinin ilgisini çekiyor. Yaklaşık 5 milyon yıl önce volkanik bir patlama sonucu meydana geldiÄŸi sanılan Meke krater gölü, yaz ve kış aylarında bir nazar boncuÄŸunu andıran görünümüyle hem doÄŸa tutkunlarının uÄŸrak yeri.